Anadolu topraklarında 700 yıldır geleneksel Türk sanatının bir parçası olmayı sürdüren gölge oyunu, engellilerin elinde yeniden can buldu. Karakter çiziminden perdede canlandırmaya kadar her aşamasında büyük bir özveriyle çalışan engellilerin oyunları da izleyenlerden büyük beğeni topluyor.
Ümraniye Belediyesi Gülden Soyak Engelliler Kültür ve Eğitim Merkezi’nde verilen kursa katılan engelliler; Hacivat ve Karagöz çiziminden boyamaya, karakterleri kuklaya dönüştürmeden perdede canlandırmaya kadar tüm teknikleri öğrendi. Engelliler, deve derisinden çizdikleri karakterleri boyadıktan sonra hazırladıkları Hacivat ve Karagöz karakterleri için yazdıkları hikayeleri de perdeye yansıttı.
Geçtiğimiz Ramazan ayı boyunca Ümraniye Santral Ramazan Etkinlik alanında her akşam gölge oyunu sergilenerek, toplumda unutulmaya yüz tutan sanatlar gün yüzüne çıkarıldı.
Yaklaşık 3 aylık eğitimle elde ettikleri başarı ise seyircilerden tam not aldı. Bu vesileyle engelli vatandaşlar, hünerli elleriyle sergiledikleri gölge oyunuyla engellerin hiçbir zaman hayallere engel olamayacağını gösterdi.
Doğuştan engeli bulunan Zeynep İnce, engelini kendine engel yapmayan bir sanatkar. Yaptığı kuklaları canlandırmak da onun en büyük başarılarından biri. İnce, hayatında önemli bir yer kaplayan bu başarısını kendi cümleleriyle anlattı:
“Ümraniye engelli merkezine 10 yıldan beri geliyorum. Burada çok değişik kurslarımız var. Engellilerin ulaşım sıkıntısı olduğu için belediye bizi engelli araçlarıyla evimizden alıp, buraya getiriyor ve burada kurslara katılıyoruz. Bugünkü kursumuz da Hacivat Karagöz. Bu kursa ilk başladığımızda yapabilir miyiz korkusuyla biraz tedirgin olduk. Ama işin içine girince çok zevkli olduğunu gördük. Zorlandığımız zamanlar da oldu ama ortaya iyi bir şeyler çıkardıkça çok mutlu olduk.”
İnce’ye göre Hacivat Karagöz insanlara büyük bir mesaj veriyor. İnce, “Hacivat Karagöz’ü normalde kukla gibi görüyorlar ama bence bu karşımızdaki insana iyi bir mesaj da verebilir. Mesela çocuklara iyi bir örnek olabiliriz. Kötü bir örnek yüklersek kötü oyun, ama iyi bir örnek yüklersek olabiliriz. Bu yüzden oyunlarımızı kendimiz yazıp, kendimiz oynuyoruz. Bundan daha da bir gurur duyuyoruz” sözleriyle iyi bir şeyler yapabilmenin verdiği mutluluğu vurguladı.
Yüzyıllardır gelen bu orta oyununu en çok erkekler seslendirdi. 38 yaşındaki Nilüfer Tosun ve Zeynep İnce de bu duruma ‘Biz de varız’ dedi. Tosun ve İnce Hacivat ve Karagöz’ün en renkli sesleri oldu.
Tosun, yaptıkları bu işi “Engelliler merkezimizde Hacivat Karagöz kuklalarını yaptık ve bunu daha sonra sahneliyoruz. Normalde Hacivat Karagöz erkekler seslendiriyor ama biz kadın olarak bunu yapıyoruz. Çok güzel oldu ve kendimizle engelli olarak gurur duyuyoruz” sözleriyle anlattı.
Ağabeyiyle beraber kursa katılan engelli sanatkar Yahya Sağlam’a göre kursun en büyük faydalarından birisi sosyalleşebilmek. Sağlam, “Ümraniye Belediyesi’nin katkılarıyla bu kuklaları üç aylık bir sürede yaptık. Bizim için çok güzel bir çalışma oldu. Sosyalleşmemize çok fayda sağladı. Oyunlarını da biz oynuyoruz. Çok güzel ve eğlenceli oldu” sözleriyle yeni insanlar tanıyıp onlarla birlikte vakit geçirebilmenin önemini anlattı.
Turizm Bakanlığı Sanatçısı ve gölge oyununun önemli ustalarından Suat Veral’le başlayan eğitimler, tiyatro hocası Erkan Yavuz’la devam etti. Engelli sanatkarların en büyük destekçileri ise eğitmenleri oldu.
Ümraniye Belediyesi’nde görevli tiyatro hocası Erkan Yavuz, kursların en büyük faydasının engellileri topluma kazandırmak olduğunu belirtti. Yavuz eğitimlerle ilgili ise şu bilgileri aktardı:
“Çağdaş metinler haricinde istedik ki gelenek tiyatromuzdan da oyunlar sergileyelim. Hem Hacivat- Karagöz’ün, meddahın, orta oyununun içinde bulunduğu bir oyun hazırladık. Sezon boyunca da halkımıza sahneledik. Ramazan etkinlik alanımızda da bu oyunlarımızı sahneledik. Çalışmalarımız devam ediyor. Arkadaşlarımız Karagöz- Hacivat tasvirlerini kendileri yapıyor. Unutulmaya yüz tutmuş bu kültürümüzü de canlandırmaya çalışıyoruz.”
DHA