Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Üsküdar Belediye Başkan Aday Adayı Av. İrfan Karacan, gazetemize özel açıklamalarda bulundu. En büyük hayalinin, Başbakan Erdoğan’ın da ikamet ettiği Üsküdar’ı CHP’nin yönetmesi olduğunu söyleyen Karacan, “Sayın Başbakan’ın ikamet ettiği bir yerin bizim yönetiyor olmamız, Türkiye’de çok büyük değişimin habercisi olacaktır” dedi.
Öncelikle neden Üsküdar’dan aday oldunuz?
Üniversiteyi Üsküdar’da Marmara Hukuk Fakültesi’nde okudum. Yaklaşık 24 yıldır Üsküdar’da yaşıyorum. Üsküdar’ı çok seviyorum. Ben Malatyalıyım ama, hayatımın büyük bölümü Üsküdar’da geçti.
OKUYAN İNSANA İHTİYAÇ VAR
Mahalle Eğitim Konferansları yapmayı da düşünüyoruz. Şimdi bunun kötü örneklerini sergiliyorlar. Bir çok eksiklikleri var. Burada biz esas mahalle konferanslarıyla insanların özellikle bulaşıcı hastalıklara karşı önlem almalarını sağlayacağız. Çünkü bazı hastalıkların nedenlerini önleme aslında bizim elimizde. Oysa ki, önleyici tedbir olarak bu konferansları her mahallemize taşıyacağız. İnsanların eğlence yaşamına ilişkin projem de var. Üsküdar, uzun sahiliyle, çok eski bir yığın tarihi, medeniyeti barındırmış bir yer. Burada, isteyen Şemsipaşa’da halk müziği dinlesin, ötekisi Kuzguncuk parkında horon tepsin. Yani, yaz boyunca insanlar bu alanlardan faydalanmasına ilişkin katkı sağlamak istiyoruz. Son olarak da Kitap Okuma Parkları (KOM). Bunu gerçekten çok önemsiyorum. Çünkü, artık okuyan insana ihtiyacımız var. Okuma alanları daraldı. İnsanlar kütüphaneden, kapalı ortamlarda okumaktan artık sıkıldı. Öyleyse, sadece kitap okumak isteyen insanlar için parklar düzenleyeceğiz. Buraya uygun ağaçlar getireceğiz ve buna özgü de kuşları oraya bırakacağız. Bu projeleri inşallah iktidara geldiğimizde, bel ki de daha fazlasını gerçekleştireceğiz.
Sizce, Üsküdar’ın yönetim olarak eksiklikleri nelerdir?
Az önce anlattığım projeler aslında bu eksikliklerin nelerden kaynaklandığını anlatıyor. Tabi ki gelen bütün belediye başkanları Üsküdar için bir taş koyuyorlar. Ancak, biz diyoruz ki ‘biz daha iyisini yapabiliriz.’ Burada en temel sorun Üsküdar’ın bir köy haline dönüşmesi. Üsküdar gittikçe sıkışan, daha önce Üsküdar’ın bir köyü olan Ümraniye’nin çok çok gerisinde kalan bir ilçe haline dönüştü. Biz yeniden uzun bir sahil kıyısına sahip Üsküdar’ı yeniden bir kent kültürüyle tanıştıracağız.
CHP, 1989-1994’ten bu yana Üsküdar’da seçimleri kazanamıyor. Bunun nedeleri nedir sizce?
Elbette, biz suçu aslında kendimizde aramamız lazım. 1989’da bazı belediyecilik uygulamalarımızla çok iyi örnekler verirken, bazı uygulamalarımızla da kötü örnekler verdik maalesef. Toplumla daha iyi diyalog kurabilirdik. Bu konuda eksikliklerimiz olabilir. Şimdi bunları aşarak, toplumumuzla tekrar kucaklaşacağız, toplumumuz da bizim bu çabamızı görecektir ve bizi destekleyecektir. Buna inanıyorum ve hiç kuşkum yok.
HALK CHP’Yİ İKTİDAR YAPACAK
Biliyorsunuz ki, Üsküdar, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da ikamet ettiği bir ilçe. Sizce belediye başkanlığının CHP’ye geçmesi nasıl bir gündem oluşturur?
Bu soru gerçekten müthiş bir soru. Aslında, ben de bunun hayaliyle yaşıyorum. En büyük hayalim de budur… Sayın Başbakanı’ın ikamet ettiği bir yerin bizim yönetiyor olmamız, Türkiye’de çok büyük değişimin habercisi olacaktır. Yani, Üsküdar’ı CHP’nin alması (ki ben buna kesin olarak bakıyorum) Türkiye’nin gündemine oturacağını düşünüyorum. Toplumda çok büyük heyecan yaratacağını, örgütümüzde çok anlamlı sonuçlar doğuracağına inanıyorum. İnşallah 31 Mart 2014’te Üsküdar, köklü değişimin habercisi olarak yeniden CHP’nin olacaktır.
HALK YENİ YÜZLER İSTİYOR
Hangi mahallelerde oyunuzu artırmayı düşünüyorsunuz?
Ben inanıyorum ki, CHP en az oy aldığı mahallelerden oylarını katlayarak zaferle çıkacaktır. O insanlar, sosyal-demokrat belediyeciliğin daha önceden ne olduğunu biliyorlar. Bunun daha iyisini sergileyeceğimize artık inanıyorlar. Toplum artık yeni yüzler, yeni insanlar görmek istiyor. Bunu da inşallah 31 Mart’da görecekler.
Son yerel seçimlerde Ak Parti 113 bin, CHP 87 bin oy aldı. Aradaki farkı kapatmak için seçmeni nasıl etkilemeyi düşünüyorsunuz?
Aslında Ak Parti ile aramızda makas farkı yoktur. Biz, şunu başaracağımıza inanıyoruz; Ak Parti’ye oy veren yurttaşlarımızın da artık değişim istediğini, sadece kendisine hizmet eden bir başkanlar istediğini; genç, dinamik, kararlı, cana yakın, kendisine tepeden bakmayan insanlara ihtiyaç duyduğunu düşünüyoruz. Seçmenimiz bunu görecektir.
Röportaj: Erol SONER
Fotoğraflar: Oğuzhan KAPLAN